Swan Song..
Sanırım yaklaşık iki yıl sonra, eski film izleme rutinimin olduğu günlere özgü bir film seyrettim ve gerçekten bu dönüş muhteşem oldu :-)
Bir kere hemen söylemeliyim ki eğer siz de vakti zamanında ‘Her’ filmini izlediğinizde çarpıldıysanız bu film de onun bir nevi 3.0 versiyonu, hatta üçten de öte versiyonu diyebilirim. Yalnız yetki anlamında değil, bu çarpılma. Ortaya koyduğu gerçeklik anlamında. Zira zaten dediğim gibi hali hazırda ve belki de sonrasında izlediğimiz diğer filmler, diziler ve en çok da WestWorld dizisi neticesinde o gerçekliğe hazırlanmış olduğumuz için, Her filmini ilk izlediğimizdeki o daha az bilinmez ile ilk buluşmamız gerçekleştiğinden, Swan Song’da o kadar çarpılmıyoruz kanımca.
Ancak yine de çok manidar bir sanal gerçeklik veya daha doğru tabirle, kendimizin ‘ikizi’ ! olma olayını izlemiş oluyoruz. Yani tabii ki şöyle bir durum var; biz bunu izleyebiliyorsak şu an demek ki bu çoktan, artık fark etmediğimiz görünmez bir gerçek olarak dünya yaşamına dahil olmuş demektir! Sürprizi kaçırmamak adına bence daha fazla detay vermemem uygun olur. Zaten aslında ana fikri de fazlasıyla belirtmiş olduğum benzer filmin Her olduğunu açıklamış oldum ama :). Bu yüzden siz de bu tarz, kurgusal!! film diyemeyeceğim çok fazla ünlem koymak durumunda olduğum tarzdaki yapımları sever bir sinefilseniz bu yepyeni yapımı hemen izlemenizi öneririm.
Meraklısına: Tüm film boyunca, isminin nereden geldiğine dair bir atıf yakalayamadım. Ancak tam onu izlediğim dönemde okuduğum Mitoloji Kartlarında şöyle bir öyküye denk geldim ve işte olay budur dedim:
“Phaëthon, su perisi Clymene'nin oğluydu. Annesi her zaman babasının, kocası Mısır kralı Merops olmadığını hatırlattı. Gerçek babasının, güneş tanrısının kendisi büyük Apollo’dan başkası olmadığını söyledi. Phaëthon babasıyla çok gurur duyuyordu. Her gün gökyüzünde büyük güneş arabasını kullandığını görebildiği gerçek babasının, şanlı hâliyle sürekli övünüyordu. Ama hala sadece bir çocuk olduğu için çok güvensizdi ve bir arkadaşı ona Apollo’nun onun gerçek babası olmasının sadece aptalca bir hikâye olduğunu söylediğinde, Phaëthon annesine gitti ve bir kanıt istedi. Bunun üzerine annesi Clymene, güneş tanrısının her sabah güneşin olduğu yerde doğan o uzak doğu yönündeki sarayına gitmesini ve babasına kendisinin sormasını önerdi. Çocuk tam da bunu yaptı, Etiyopya ve Hindistan'ın sıcak topraklarının içinden geçerek sonunda büyük saraya ulaştı. Oğlunu görünce Apollo’nun, ışıltılı mücevherlerle dolu parlak gözleri kamaştırdı ve oğlunu kendisi karşıladı. Çocuk, ona güvence verdi; gerçekten babasının kendisi olduğunu kanıtlamak için herhangi bir dileğini gerçekleştireceği üzerine yemin etti. Bunun üzerine Phaëthon, güneş arabasını gökyüzünde sürmek istediğini söyledi. Apollo dehşete düştü ve çocuğa yeniden düşünmesi için yalvardı. Ancak Phaëthon ısrar etti ve Apollo reddedemezdi. Çünkü Styx Nehri üzerine yemin etmişti ve hiçbir tanrı böyle bir yeminden dönemezdi. Böylece Phaëthon'un kız kardeşleri Heliades, dört büyük atı, altın tekerlekleri ve gümüş parmaklıkları olan güneş arabasına bağladılar. Şafakla birlikte ahır kapılarını açtı ve Phaëthon havalandı.
İlk başta her şey yolundaydı, ama gökyüzünde atlar ne zaman ki bir aceminin onları sürdüğünü hissetti, yoldan hızla saptılar. Önce gökyüzünde çok uzaklara yol aldı ve cenneti kavurdu. Gördüğümüz yanıklar Samanyolu olarak günümüze kadar gelmiştir. Daha sonra, Phaëthon dehşet içinde çığlık attı, dünyanın çok yakınına saptılar; toprağı, ormanları yaktılar, nehirleri kuruttular ve hatta denizi. Toprak Ana acı içinde haykırırken, Zeus uyandı. Hızla bir yıldırım fırlattı ve Phaëthon'un alevli vücudu Eridanus Nehri'ne döküldü, yok oldu.
Phaëthon'un kız kardeşleri ne olduğunu gördü. Hemen kardeşlerinin baş ucuna, nehrin kıyısına geldiler. Phaëthon'un yaslı kız kardeşleri öyle çok ağladılar ki, kavak ağaçlarına; damlayan gözyaşları da kehribar tanelerine döndü. Ayrıca Phaëthon 'un bir arkadaşı olan Cyenus'un da nehre geldiği ve orada yas tuttuğu söylendi. Ki Cyenus da bir kuğuya dönüştü ve bu güne kadar; kuğuların hüzünlü şarkısının, güneş tanrısının arabasını sürmeye çalışan huysuz çocuğun ölümüne ağıt yaktığına inanılıyor.” *
* Kathryn and Ross Petras; Mythology Tales & Legends of the Gods; Fandex Family Field Guides; Workman Publisging; Mexico; 1998.
Comments
Post a Comment