1919: Şafak..

Ne büyük şahanelik oldu ki geçtiğimiz 9 Eylül‘ü harika bir tiyatro seyriyle kutlama şansını yakaladık. Böylelikle de yeni tiyatro sezonun açılışını Sivas Devlet Tiyatrosu ile yapmış olduk. Ve bu çok iyi oldu. Zira  turneler ile farklı sahnelerin oyunlarını izlemek gibisi yok. Geçen sene İstanbul tiyatrosundan bir oyunu seyretmiş ve hayran kalmıştım. Şimdi de Sivas tiyatrosunun hayranlıkla izlediğim bir oyunu olmuş oldu. [Yazar: Asiye Demet Köse ve Volkan Ateş Gündüz – Yöneten: Volkan Ateş Gündüz] 

Şöyle ki oyunun güzelliği taa fuayeden itibaren başlıyor. Daha önce sanırım bir veya iki tane oyunda, o da az olmak kaydıyla, dışarda dekorların devamı şeklinde bir devamlılık konseptinin uygulandığını görmüştüm. Yani sahnedeki dekorların benzerlerinin fuayede de sergilenmesi şeklinde. Fakat bunda, hiç daha önce karşılaşmadığım bir şekilde bir oyuncuların bir bölümünün, oyunun normal saatinden 15 dakika önce salonda bizleri yine kurgu dahilinde karşılaması çok keyifliydi. 




Oyunun konusu Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı. Dolayısıyla tüm fuaye; kültür merkezinin kapısından itibaren tüm alana, aynı ülkemizin Kurtuluş Savaşı öncesi itilaf devletleri tarafından parçalanmış hâliyle yabancı bayraklar ile temsili şeklinde bir konseptte düzenlenmişti. Etrafta saman balyaları ve tellerle bir muharebe alanı dekoru hakimdi. Böylece tüm bu kurgu, daha salona girmeden oyunun içerisine girmemizi ve çok orijinal bir atmosfer yaşamamızı sağladı. Özellikle de gramofondan yayılan müzik eşliğinde bunu tecrübe etmek çok güzeldi. 

Ki zaten paylaşımımın fotoğraflarının çoğunluğunu bunlar oluşturuyor. Çünkü ne yazık ki bu temsilde sahneden görüntü almak yasaktı. Oysa bugüne kadar hep temsillerin tanıtımını yapmak amacıyla buradaki yazılarıma eşlik etmesi için birkaç kare almayı çok seviyordum. Fakat bu oyun için bunu gerçekleştirememiş oldum. Zira size tüm sahne dekorunun ne kadar yaratıcı ve etkileyici olduğunu kare kare göstermek isterdim. 




Mesela aslında sahneye ilk baktığınızda sade bir dekor iskeleti görüyorsunuz gibi ancak sonradan oyun kurgusu ilerledikçe, öyle katman katman kendini gösteriyor ki anlatamam. Özellikle Bandırma Vapuru’nun bir Samsun’a yanaşışı sahnesi var ki kesinlikle görülmeye değer. Öyle sade bir konseptte kurgulanmış olmasına karşın, öylesine etkileyici bir sunumla aktarılıyor ki. Sanki gerçekten o an iskeledesiniz ve vapurun varışını izliyormuşsunuz gibi etkileniyorsunuz. En azından kendi adıma öyle oldu, tüylerim diken diken oldu. [Dekor Tasarımı: Hasan Yavuz]

Aynı şekilde bir videosunu çekmeyi öylesine istediğim bir bayrak sahnesi var ki onu da gerçekten görmelisiniz. Öyle estetik kurgulanmış ki hayran kaldım. Bu ve benzer birçok diğer sahne gerçekten muhteşemdi. Tüm bu detaylar da bence yönetmenimizin [Yöneten: Volkan Ateş Gündüz] İngiltere ve İtalya’da aldığı eğitimlerin de zenginleştirip taçlandırdığı kıymetli eğitiminden kaynaklanıyor. Nefesin, dalgaların, heyecanın ve diğer tüm duyguların görünür bir şekilde oynanarak aktarımı ancak böyle güçlü temelleri olan bir yaratıcı zihnin ürünü kanımca.




Sonuç olarak Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcına dair en temel yapı taşı tarihi verileri birer köşe taşı olarak ele alıp, üzerine etkileyici bir estetik atmosferle sahneye koyan 1919: Şafak oyununu; İzmir’de başlayıp İzmir’de nihayete eren bir savaşın 100. yıl dönümünde, İzmir’de izlemek müthişti. Emeği geçen herkese kucak dolusu şükranlarımı sunmak isterim.

Meraklısına: Bir de belirtmek isterim ki, oyunun çıkışında sevgili yazar/yönetmen Volkan Ateş Gündüz’ün, eserin broşürünü bizlere imzalamak için vakit ayırması inanılmaz güzel ve ince bir hareket etti. Şükür ki uzun bir aradan sonra bir temsilin basılı kitapçığını edinebildik. Diliyorum ki opera ve balenin yaptığı gibi bir bütçe kısıtlamasına gidilerek broşür basımını yasaklaması gibi devlet tiyatroları da böyle bir karar almamıştır ve gelecek oyunlarda da broşürü edinebilme şansımız olur. Çünkü işte bu sayede yüz yüze de sevgili Volkan Bey’e teşekkür etme şansımız oldu.









* Tüm fotoğrafları, imleciniz resmin üzerindeyken sağ klikle yeni pencerede tek başına açarsanız, görseldeki yazıları çok daha büyük okuyabilirsiniz.

Comments