Romeo ve Juliet..
Ve gelelim pek meşhur eserlerden Romeo ve Juliet balesine. Aslında hep dediğim gibi ilk opera-bale çağım olan ortaokul döneminde Elhamra’da izlemeyi çok dilemiştim ancak o zaman kısmet olmamıştı. Kim derdi ki o zamanlar, 20 yıl sonra herkesin eve kapandığı bir dönem olacak ve ben onu Bakanlığın resmî internet kanalında izleyeceğim?!
Öyle de olsa bir şekilde izleyebilme şansım oldu ya çok şükürBu eser de, daha önce yazdığım gibi, kanaldaki pek çoğu gibi Ankara devlet opera ve balesinin sahneye koyduğu versiyon idi. Ancak Ankara olunca daha bir heybetli bir sahne ile karşılaşırım diye nedense düşünmüştüm fakat öyle bulmadım. Belki bu eserin sahneye konmasında Belli standart dekorasyonlar vardır bu eser için ve onlar da uyumuşlardır ancak benim başka bir Romeo ve Juliet izleme deneyimim olmadığı için kıyas yapamıyorum. Bu bağlamda da sahneyi fazla karanlık ve sade buldum. Ya da belki de o Hollywood’da seyrettiğimiz çeşitli Romeo ve Juliet filmlerinden kafamda renkli kareler kaldığı için öyle bir beklentiye girmişimdir. Dolayısıyla en azından mesela o balo sahnelerinin, kostümler açısından çok daha renkli, coşkulu olmasını dilerdim. Ya da İZDOB’umun renklerine, coşkusuna ve ihtişamına öyle alıştım ki tabii ki sevdim her yerde onu arıyorum belki de. Ya da ben feci şekilde İZDOB temsillerimi özledim.
Sonuç itibariyle klasik bir eser ve Ankara DOB tarafından da sahneye konulmuş + bugüne kadar ilgili resmi YouTube kanalından en çok izlenen temsil videosu olarak da şimdiden kayıtlara geçmiş. O yüzden izleyin derim. Hem izleyin ki istişare edelim.
Meraklısına 1: “Shakespeare'in ünlü trajedisi Romeo ve Juliet, bale senaryosu yapmak için çok elverişli bir konu olduğundan, ilk kez 1811'de Danimarka'da Kraliyet Bale Okulu'nda koreograf V. Galeotti tarafından denenmiş ve o tarihten günümüze kadar pek çok bale yapımcısı bu ölümsüz eser üstünde pek çok çalışmalar yapmışlardır.”
Meraklısına 2: Kitabını teee orta okulda (Elhamra sevdamın başladığı dönemde) okuduğum için bu detayı unutmuşum! Bir karantina gününde izledikten sonra, kitapçığında (kendim gitmesem de ablam vesilesiyle vakti zamanında edinip bu güne değin sakladığım, hem de bu gün Youtube’dan İDOB versiyonunu izlemişken okuduğum İDOB temsil kitapçığında) bu karantina detayı olduğunu görmem inanılmaz güzel denk geldi. Bu vesileyle de benim gibi unutanlar varsa diye paylaşmak istedim: “Juliet başka bir delikanlıyla, yani Paris ile evlendirilmemek için, düğünden bir gece önce, kendisini kırk iki saat süreyle sanki ölmüş gibi uyutacak olan bir ilaç içer. Kızlarını gerçekten ölmüş sanan ailesi onu aile mezarlığına koyacaklardır. Rahip bir haberci gönderip durumu Romeo'ya bildirecek, Romeo da Verona'ya gece, gizlice geri dönecek, Juliet'i alıp kaçacaklardır. Bu plan kusursuzdur aslında. Gelgelelim rahibin habercisi, bir veba salgınından ötürü karantinaya alınıp bir eve kapatılır, Juliet’in ölmediği haberini Romeo'ya iletemez.”
* [İDOB 1991-1992 Sezonu, Romeo ve Juliet tanıtım kitapçığı]
Öyle de olsa bir şekilde izleyebilme şansım oldu ya çok şükürBu eser de, daha önce yazdığım gibi, kanaldaki pek çoğu gibi Ankara devlet opera ve balesinin sahneye koyduğu versiyon idi. Ancak Ankara olunca daha bir heybetli bir sahne ile karşılaşırım diye nedense düşünmüştüm fakat öyle bulmadım. Belki bu eserin sahneye konmasında Belli standart dekorasyonlar vardır bu eser için ve onlar da uyumuşlardır ancak benim başka bir Romeo ve Juliet izleme deneyimim olmadığı için kıyas yapamıyorum. Bu bağlamda da sahneyi fazla karanlık ve sade buldum. Ya da belki de o Hollywood’da seyrettiğimiz çeşitli Romeo ve Juliet filmlerinden kafamda renkli kareler kaldığı için öyle bir beklentiye girmişimdir. Dolayısıyla en azından mesela o balo sahnelerinin, kostümler açısından çok daha renkli, coşkulu olmasını dilerdim. Ya da İZDOB’umun renklerine, coşkusuna ve ihtişamına öyle alıştım ki tabii ki sevdim her yerde onu arıyorum belki de. Ya da ben feci şekilde İZDOB temsillerimi özledim.
Sonuç itibariyle klasik bir eser ve Ankara DOB tarafından da sahneye konulmuş + bugüne kadar ilgili resmi YouTube kanalından en çok izlenen temsil videosu olarak da şimdiden kayıtlara geçmiş. O yüzden izleyin derim. Hem izleyin ki istişare edelim.
Meraklısına 1: “Shakespeare'in ünlü trajedisi Romeo ve Juliet, bale senaryosu yapmak için çok elverişli bir konu olduğundan, ilk kez 1811'de Danimarka'da Kraliyet Bale Okulu'nda koreograf V. Galeotti tarafından denenmiş ve o tarihten günümüze kadar pek çok bale yapımcısı bu ölümsüz eser üstünde pek çok çalışmalar yapmışlardır.”
Meraklısına 2: Kitabını teee orta okulda (Elhamra sevdamın başladığı dönemde) okuduğum için bu detayı unutmuşum! Bir karantina gününde izledikten sonra, kitapçığında (kendim gitmesem de ablam vesilesiyle vakti zamanında edinip bu güne değin sakladığım, hem de bu gün Youtube’dan İDOB versiyonunu izlemişken okuduğum İDOB temsil kitapçığında) bu karantina detayı olduğunu görmem inanılmaz güzel denk geldi. Bu vesileyle de benim gibi unutanlar varsa diye paylaşmak istedim: “Juliet başka bir delikanlıyla, yani Paris ile evlendirilmemek için, düğünden bir gece önce, kendisini kırk iki saat süreyle sanki ölmüş gibi uyutacak olan bir ilaç içer. Kızlarını gerçekten ölmüş sanan ailesi onu aile mezarlığına koyacaklardır. Rahip bir haberci gönderip durumu Romeo'ya bildirecek, Romeo da Verona'ya gece, gizlice geri dönecek, Juliet'i alıp kaçacaklardır. Bu plan kusursuzdur aslında. Gelgelelim rahibin habercisi, bir veba salgınından ötürü karantinaya alınıp bir eve kapatılır, Juliet’in ölmediği haberini Romeo'ya iletemez.”
* [İDOB 1991-1992 Sezonu, Romeo ve Juliet tanıtım kitapçığı]
Comments
Post a Comment