Antik Yunan’da Mitosun Serüveni / Zühre İndirkaş..

Karşımızda sadece 50 sayfa olan, hatta A4’ün dörtte biri boyutta olan, büyük puntolu ve geniş satır aralıklı küçücük bir kitap var. Ancak içi öylesine dolu, öylesine besleyici ki beni oldukça şaşırtıcı bir şekilde çok tatmin etti. 

Bir kere öncelikle, mitolojiden hoşlanan biri iseniz bu kitap mitos kavramının ne olduğunu, etimolojik kökeni açısından ele almakla başlıyor ve en temel mitolojik eserler üzerinden çok mu çok iyi bir şekilde her şeyi tane tane açıklayarak devam ediyor. Bunun devamında ise Antik Yunan’da mitosların doğuşuna deniyor. Ve bunu öyle güzel yapıyor ki ünlü Yunan düşünürlerinin mitolojik anlatıları kapsamında tanrılara dair bakış açılarını minik minik ve çok anlaşılır bir şekilde bize aktarıyor. Mesela Homeros’un mitoslara ve tanrılara yaklaşımını verdikten sonra, onun Tanrı bakış açısını ahlaksal açıdan benimsemeyen diğer düşünürleri sıralıyor. Ardından da ifade bulan kuramların öne çıkanları bağlamında, tarihsel süreç içerisinde mitosların nasıl ele alındığına ve yorumlandığına kısaca deniyor. Ve bunu çok sade, anlaşılır ve yine çok tatmin edici bir şekilde kategorize ederek yapıyor. Bu kategorizasyonun* altını da, tam olması gereken ana vuruşları yaparak çok iyi dolduruyor. 

Dediğim gibi küçücük bir kitap olmasına rağmen sayfalarını işaretlemediğim yer kalmadı gibi bir şey oldu. Ve birçok mitoloji ile ilgili yazılabilecek konuda, mutlaka referans verilebilecek öyle güzel noktaları katmış oldu ki baya beğendim ve mutlu oldum bu açıdan. Sevgili Habibeciğime bu dopdolu sürprizi için bir kez daha eder teşekkür ediyorum. Ve kitabı da konunun ilgilerini şiddetle tavsiye ediyorum.

  • Mitolojik dönemler ussal düşüncenin henüz yetkin bir düzeye ulaşamadığı, usun yeterince gelişmediği, imgelemin usa egemen olduğu ya da usun imgelemi denetleyecek güçte olmadığı dönemlerdi. İlerleyen yüzyıllarda mitoloji giderek analitik bir ifade yüklenmiş ve XIX. yüzyıldan başlayarak mitosları sistemli biçimde inceleyen bir disiplin olmuştur. [s. 13]
  • (Antik Yunan’da) V. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Empedokles (İÖ yak. 495-435), kendisinden önceki İonyalı düşünürlerinin geliştirdikleri gibi, alegorik yorumlar yapar ve tanrının bir bedende varlık göstermediğine inanır. Onun (adının) ağza alınmayacak "kutsal akıl" olduğunu ve kozmosta düşünce gücüyle çok hızlı hareket ettiğini savlar. Empedokles kendinden önceki düşünürlerin, evrenin ana maddesi olarak gördüğü su, ateş ve havaya toprak'ı eklemiş "dört ana öğe" kuramını oluşturmuştur. Ona göre bu dört öğe birbirine örülü olarak vardır. Bunları mitolojik tanrıların adıyla ifade etmiştir. Zeus ateş, Hera hava, Aidoneus (Hades) toprak ve Nestis sudur. Empedokles dört öğenin birleşmesinde ve ayrılmasında önemli olan Sevgi ve Nefreti en önemli etkin nedenler olarak kabul eder. [ss. 22-23]

A. Eski Görüşler

▪ Tarihselci Yaklaşım

Mitosları, zaman içinde bazı değişimler geçirmiş olsa da, gerçek tarihsel veriler olarak kabul eder.

▪ Alegorik yaklaşım

Teolojide ve felsefede gizlenmiş mitoslar, bu alegorileri kavrayamayanlar için sır olarak kalır görüşü, Homeros‘u korumak isteyen antik düşünürlerce kabul edilmiştir.

B. Modern Görüşler

▪ Dış Dünyanın Yorumu 

(Doğacı, ritüelci kuramcılar mitoslara dış dünyanın yorumu olarak ele alırlar)

- Doğa mitoslarının yorumlanması / Doğa Mitosları Kuramı 

F. Max Müller’e bağlanan görüş.

Mitosun özellikle insan yaşamını doğrudan etkileyen doğa olayları; gece ve gündüz, ışık ve karanlık, yaz ve kış, sıcak ve soğuk, yağmur, kuraklık, bitkilerin yaşamı ve ölümü gibi sürekli ona gelen değişimlerden kaynaklandığını öne sürer.

Fırtına bulutlarını toplayan, gök gürültüsünü oluşturan, yıldırımları savuran Zeus’un meteorolojik güçleri simgelediği açıktır.

- Mitoslar ve ritüeller 

Mitosları dinsel ya da yarı dinsel törenler olan ritüellere bağlayan bilim insanlarının kabul ettiği kuram.

Bu kurama göre mitoslar ritüellerde sergilenen hareketlerin yan ürünleridir ve aslında kökenleri unutulmuş eski törenleri açıklamak için kurgulanmış öykülerdir.

Örneğin Demeter’in gizemleri, kızı Persefone’nin yeraltı tarzı Hades tarafından kaçırılışını ve annesinin onu yeryüzünde arayışı üzerine biçimlenmesi.

▪ İçsel Mitoslar

İç dünyanın yorumu (İnsanın iç dünyasının yorumu) 

Düşünceyi plana alan bir başka grup daha mitoslara, insan zihninin spontan ifadesi olarak görür. Psikoloji, mitoslar ve çeşitli zihinsel işlemler arasında gizli bir bağlantı olduğunu iddia eder.

- Yapısalcılık ve mitoslar

Antropolog Claude Lèvi-Strauss mitoslara, deneyimlerin birer simgesi ya da aktarılan öyküler olmaktan çok, soyut kurgular olarak düşünür. Tüm insanların düşünce yapıları aynıdır ve sorunları hep aynı yollardan çözmeleri de bunu ortaya koyar. Mitoslar, özdeş düşüncelerin ürettiği özdeş ürünlerdir. Bu nedenle bütün dünya mitosları ortak bir yapı sergiler.

Comments

Popular Posts