Matilda..

Aslında Matilda kitabına dair paylaşımımda az biraz bahsetmiştim ancak blogu açtığım ilk günden beri okuttuğum ve izlediklerime dair birer post yazma niyetim kapsamında filme de ayrı bir pencere açmak istedim. Şöyle ki muhtemelen siz de bugüne kadar Çoktan izlemişsinizdir Matilda’yı ya da benim gibi izleyip de hatırlamayanlar grubundasınızdır. Yok eğer hiç izlemediyseniz  çok keyifle izleyebileceğinizi rahatlıkla söyleyebilirim. Fakat gelin görün ki tabii ki öncelikle kitabı okumanızı öneriyorum. Benim gibi 100 yıl sonra okumayıp çok öncesinde bitirmiş olmanız da muhtemel. Ancak yine benim gibi bugüne kadar okumamış olanlar kategorisine giriyorsunuz da geç de olsa mutlaka elinize almanızı öneririm ki bundan uzun uzun kitabın postunda bahsetmiştim. Film ise kitaptan biraz daha aşağıda kanımca. Bir kere aslında tabii ki bir film olması nedeniyle gelirim unsurunu bir tık yukarıda verme gereği duymuşlar diye düşünüyorum; ancak Şahsen en başta kitabı, gerilim dozu rahatsız etmeyecek seviyede yer alması nedeniyle çok sevmiştim. O yüzden o seviyenin fazlalaştırılmış şeklini izlemek keyif almamı azalttı. Ancak onun dışında tabii ki Matildayı ve diğer karakterleri kanlı canlı ekranda izlemek eğlenceli idi. Özellikle de çikolata kutusu fikri benim için çok cezbedici oldu. Ki akabinde hemen kendime de öyle bir kutu yapma isteği duydum ve uygulamaya aldım.

Bir diğer taraftan mesela kitapta Bayan Honey’in evinin tasviri benim için en etkileyici ve fantastik olandı. Ancak nedense çok daha büyüleyici olabilecekken çok daha az büyüleyici bir şekilde ekrana yansımış olması beni şaşırttı. Sonuç itibari ile kitabını izlemiş kitlenin çok severek izleyebileceği sempatik bir film olmuş kanaatindeyim. Söyleyeceklerim bu kadar hepinize kucak dolusu öpüyorum.



Comments