Dune: Çöl Gezegeni Bölüm İki..
[ENG in below]
⁃ Benzer türdeki filmlere/kitaplara, beğenmekten öte büyük bir hayranlık duyuyorum açıkçası. Öyle bambaşka bir evren yaratıyorlar ve onu detaylarıyla ince ince dokunuyorlar ki gözlerimi aça aça seyretmekten veya ağzımın suyu ak aka okumaktan kendimi alamıyorum. Bu film de ilki gibi, işte bu hissiyatı yarattı.
⁃ Dolayısıyla zaten kitabı okuyanların ve veya bu minvaldeki kurgulardan keyif alanların bence müthiş keyifle seyredeceği bir film var karşımızda.
⁃ Dediğim hayranlık uyandıran incelikleri bağlamında sonrası okumalarımla öyle keyifli bağlantılara ulaştım ki, bu yazımda daha fazla kendi yorumumu katmadan onları maddelemek istedim:
⁃ Öncelikle tabii ki kahramanımızın annesi ve onun nezdindeki kız kardeşler topluluğuna bayıldım. Ve tabii ki tam bir tanrıçalar kabilesi şeklinde hareket ediyorlar.
⁃ Ana Tanrıça benim için biliyorsunuz ki Efes’li Artemis ki kendisi Leto ve en başlangıçta Gaia’ya uzanan bir gerçeklik (bknz. destansı yazılarım). Dolayısıyla onun ‘polos’unu* (3 katlı başlık) görür görmez bu bağlantının net olduğunu anlamıştım.
⁃ Nitekim (ne tesadüf ki!) 10.000 yıl önce var olduklarına öğrenmem + isimlerde sürekli Leto kelimesinin geçmesi (Arrakis Dükü “Leto “Atreides'in oğlu Paul Atreides vd.) ve aşağıda sıralayacağım diğer detaylardan ötürü zaten bir noktada Ana Tanrıça’mıza bağlanmaması mümkün değildi.
•Bene Gesserit, dini bir kız kardeşliktir. Bu tarikatın geçmişi 10.000 yılı aşkın bir süreye dayanır ve Dune evreninde büyük bir siyasi güçtür.
•Bu aşırı düzeydeki nüfuz, genellikle dışarıdan gelenlerin Bene Gesserit’i cadılar olarak adlandırmalarına yol açar.
•Kız kardeşliğin üyelerinin tamamının insanüstü fiziksel ve zihinsel yeteneklere sahip olması, Bene Gesserit’in etrafındaki doğaüstü aurayı daha da artırır.
•Bu güçler arasında inanılmaz dövüş sanatı yeteneği, diğerlerinin yalanlarını tespit edebilme yetisi ve “Ses” olarak bilinen sınırlı, sözlü bir zorlama biçimi bulunur.
•Bene Gesserit kız kardeşlerinin bedenleri üzerinde tam kontrol sahibi olma yetenekleri de vardır; yaşlanmalarını yavaşlatabilirler, ölümcül zehirleri güvenli bir şekilde işleyebilirler ve hatta taşıdıkları çocukların cinsiyetini belirleyebilirler!
•Tanrıça Ana ise ek yeteneklere sahiptir, örneğin “Diğer Hafıza”: kadın atalarının zihinlerine ve egolarına erişebilme yeteneği.
* Efes’lilere göre ilk ilkel tasviri gökten inmiş olan arkaik kült heykelinde Tanrıça Artemis’in kafa kısmında ‘polos’ denilen yüksek bir başlık yer alır.
o Heykelin üç katlı bu başlığının, zenginliği ve ihtişamıyla Efes’i simgelediği söylenir.
o Bu şekliyle heykel; başının üstünde, üç kat kule biçiminde üç tapınak taşımaktadır.
o Bununla ise kırları olduğu kadar, şehirleri de koruduğu sembolize edilir.
⁃ Diğer taraftan dediğim gibi ana rahibeler başta olmak üzere bir kapüşonlu pelerin hadisesi var ve sırf o değil, tüm filmdeki kostümler tarot kartlarından mitolojik çizimlere olabilecek tüm efsanevi-mistik kaynaklar temel alınarak ortaya konmuş. Zaten ilk filmin kostüm tasarımcısı da geçen sene en iyi kostüm dalında Oscar’a aday olmuş. Bence artık bu sene kazanır herhalde.
⁃ Ve tek hayranlık duyan tabii ki ben değilmişim ve öyle bir kitleymişiz ki meğersem sırf onlar üzerine bu yapımın bir dizisi (Dune: Prophecy) sonbaharda başlayacakmış. Zira ana rahibeler sınıfı üzerine, bence onların nezdinde dişilliğin gelebileceği en üst noktalardan birinde seyreden yaşamlarını izlemek harika olacak.
⁃ Diğer bir detay, piramit biçiminde taşları olan oyundu. Görselliği de kristallerle bezenmiş böyle bir detayı keşke pazarlama objesine dönüştürseler. Saçma sapan şeyler yerine böyle bir uzantısını görmek bence çok daha iyi olur.
** Dune evreninde yer alan bir oyun olan Cheops’tan bahsedilir. Bu oyunun ilginç yanı, satranç benzeri görünmesine rağmen daha çok Go oyununa benzemesidir.
Dune kitabının İmparatorluğun Terminolojisi ekine göre, Cheops, kraliçe taşını zirveye yerleştirme ve rakibin kralını mat etme amacı güden 9 seviyeli bir piramit satranç oyunudur.
⁃ Diğer taraftan izlerken sizin de fark edeceğiniz üzere, kızımızın başına mavi fular takması sadece görselliği ifade etmiyormuş. Nitekim kitapta da detaylandırıldığı üzere ilgili ait olduğu kabilede kadınların aşık olduklarında uyguladıkları bir sembolmuş.
Hoş bence hem mavi eşarp hem gözlerdeki mavilik hem de yaşam suyunun mavi olması bir noktada kesin Sirius’a bağlanıyor ama neyse ben bir şey demiyorum :-)
⁃ Bunun dışında tabii ki filmin büyük bir çoğunluğu Abu Dabi çöllerinde çekilmiş. Ancak imparatorluk sahneler ise çok özel, postmodernizmin en önemli yapıtı olarak kabul edilen, meğersem alanında üstat sayılan bir mimarın çok varlıklı bir İtalyan ailesi için Venedik yakınlarında inşa ettiği özel bir mezarlıkta çekilmiş. Gerçekten bu ayrıntıyı okumak nutkumu tutturttu.
*** Brion mezarı, Brion kutsal alanı ve Brion-Vega mezarı olarak da bilinir, İtalya’nın Treviso yakınlarındaki San Vito d’Altivole’de bulunan Brion ailesinin mezarlığıdır. Venedikli mimar Carlo Scarpa tarafından 1968-1978 yılları arasında bitişik belediye mezarlığına L şeklinde 2.000 m² (22.000 ft²) büyüklüğünde bir ek olarak tasarlandı.
Bu yapı, post-modernist mimarinin bir başyapıtı ve güçlü bir anıtsal yapı olarak kabul edilir.
*https://www.escapistmagazine.com/dune-2-who-are-the-bene-gesserit-explained/
https://dune.fandom.com/wiki/Cheops
Dune: Part 2
[in ENG]
- Honestly, I feel more than just liking for movies/books of this genre; I have a huge admiration for them. They create such a completely different universe and weave it so intricately with details that I can’t help but watch with wide-open eyes or read with my jaw practically dropping. This film, just like the first one, gave me that same feeling.
- Therefore, I believe we are looking at a film that those who have read the book or those who enjoy this kind of fiction will watch with immense pleasure.
- In terms of the awe-inspiring subtleties I mentioned, I came across such enjoyable connections through my further readings that, in this piece, I wanted to list them without adding too much of my own commentary:
- First of all, I absolutely loved our hero’s mother and the sisterhood she represents. And, of course, they move like a full-on tribe of goddesses.
- As you know, the Great Goddess for me is Artemis of Ephesus, who extends back to Leto and ultimately Gaia (see my epic writings). So the moment I saw her 'polos' (the three-tiered headdress), I immediately understood that this connection was clear.
- Indeed (and what a coincidence!), learning that they have existed for 10,000 years + the constant repetition of the name Leto (Duke of Arrakis "Leto," Paul Atreides son of Atreides, etc.) and the other details I will list below made it impossible not to link them to the Great Goddess.
• The Bene Gesserit is a religious sisterhood. This order has a history that spans more than 10,000 years, and it is a major political power in the Dune universe.
• This immense influence often leads outsiders to refer to the Bene Gesserit as witches.
• All members of the sisterhood possess superhuman physical and mental abilities, which only adds to the supernatural aura surrounding the Bene Gesserit.
• These powers include incredible martial arts skills, the ability to detect lies, and “The Voice,” a limited form of verbal compulsion.
• Bene Gesserit sisters also have complete control over their bodies; they can slow down aging, process deadly poisons safely, and even determine the gender of their offspring!
• The Great Mother has additional abilities, such as "Other Memory," which grants access to the minds and egos of her female ancestors.
* According to the Ephesians, in the ancient cult statue that was believed to have fallen from the sky, the Goddess Artemis is depicted with a high headdress called a 'polos.'
o This three-tiered headpiece is said to symbolize the wealth and splendor of Ephesus.
o In this form, the statue carries three temples atop her head in a three-story tower shape.
o This symbolizes her protection not only over the wilderness but also over cities.
- On the other hand, as I mentioned, there is a hooded cloak situation, especially with the high priestesses, and not just that – all the costumes in the film are clearly based on every imaginable legendary or mystical source, from tarot cards to mythological drawings. In fact, the costume designer for the first film was nominated for an Oscar for best costume last year. I think they’ll probably win it this year.
- And it turns out I wasn’t the only one in awe; apparently, there’s such a fanbase that they’re even launching a series (Dune: Prophecy) this fall, dedicated solely to them. Watching the lives of the high priestesses, who represent one of the highest points femininity can reach, will be amazing.
- Another detail is the game with pyramid-shaped pieces. Its visual design was adorned with crystals, and I wish they’d turn this into a marketing object. It would be much better to see something like that instead of all the pointless merchandise.
** The game referred to is Cheops, a game in the Dune universe. Although it appears similar to chess, it is more akin to the game of Go.
According to the Terminology of the Imperium appendix in the Dune book, Cheops is a 9-level pyramid chess game where the goal is to place the queen piece at the top and checkmate the opponent's king.
- Another detail you’ll probably notice while watching is the blue scarf worn by our girl, which wasn’t just for show. As detailed in the book, it’s a symbol used by the women of her tribe when they fall in love.
Honestly, I believe the blue scarf, the blue in the eyes, and the blue of the water of life definitely connect to Sirius at some point, but I won’t say anything more :-)
- Besides that, of course, much of the movie was shot in the deserts of Abu Dhabi. However, the imperial scenes were filmed at a very special location: a tomb considered one of the most important works of postmodernism, built by a master architect for a wealthy Italian family near Venice. Reading this detail left me speechless.
*** Known as the Brion Tomb, Brion Sanctuary, or Brion-Vega Cemetery, it is the family tomb of the Brion family, located in San Vito d’Altivole, near Treviso in Italy. The Venetian architect Carlo Scarpa designed it between 1968 and 1978 as a 2,000 m² (22,000 ft²) L-shaped extension to the adjacent municipal cemetery.
This structure is considered a masterpiece of post-modernist architecture and a powerful monumental structure.
Comments
Post a Comment