John Wick: Chapter 4..

Sonunda yıllar sonra ve bu bölümü sinemaya geldikten de aylar sonra devam filmini dördüncüsünü seyredebildim. Neden bilmiyorum aslında hiç tercih etmem böyle vurdulu kırdılı, dövüş sahneleri bol yapımları ancak ilk izlediğimden beri John Wick bir değişik benim için, o yüzden de gerçekten zevkle seyrettiğimi itiraf etmeliyim. Diğerlerini sinemada seyretmiştim ve çok daha büyük keyif almıştım. Ancak bunun için mümkün olmadı ne yazık ki. Ve fakat görüntüler öyle güzel ki küçük ekranda bile az da olsa o etkiyi size geçiriyor. 

Konusu zaten bildik minvalde ilerliyor, dövüş sahneleri temel alındığı için pek de bir şey bir şeye bağlanmıyor. Zaten seriye hakimseniz bunu da biliyorsunuzdur. Bu bölümü izlerken kendi andıma tek ve aslında büyük bir fark oldu. O da çok feci şekilde Anunnakiler’e bağladım olayı. Zaten halihazırda diğerlerini izlerken arka planda bambaşka bir âlemin söz konusu olduğu izlenimine çok net hissetmiştim. Ancak bir önceki film ile bu film arasında geçen sürede, feci şekilde o dünyaya dair bilgilerimi çoğalttığım için o bakış açısıyla filtrelemem çok doğal aslında. İlgililere bu bağlamda soracak sorularım çok olsa da şimdilik her birini cevapladığımı söyleyemem.

Neyse demem o ki seriyi biliyorsanız bunu da zaten izleyeceksinizdir. Yok eğer bilmiyorsanız da John Wick serisinin alışılageldik dövüş filmlerinden çok farklı bir yapım olduğunu belirterek sanırım size önerebilirim. Sonuçta bir Keanu Reeves faktörü de malum.

Meraklısına: Yalnız seriyi izlemiş olangillerdenseniz buna geçmeden önce YouTube’daki ilk üç filmi özet geçen kısa videolara bakmanızı muhakkak tavsiye ederim. Çünkü bir ambale oldum. Ve izlediğim birkaç video sayesinde çok daha iyi hatırlayıp toparlayabilirmiş oldum.

Meraklısına 2: Serinin ilk üç filmine dair yazılarımı da burada bulabilirsiniz.