Finding Vivian Maier..

Öncelikle kesinlikle vurgulamak istediğim bir nokta var: o da, yıllar yıllar önce kilometrelerce ötede yaşamış ve hiç kimse tarafından tanınmayan bir kadının oldukça yalın hayat hikayesini ve kendisini yıllar yıllar sonra okyanusun öbür yakasında bilebilmek çok ama çok garip hissettiren bir duygu oldu, benim için. 
SPOILER
Kadın yaşarken kim derdi ki ona, yıllar yıllar sonra tesadüfen bir çocuk onun negatif filmlerini bulacak, tab ettirecek ve tüm yaşamını Oscar'a aday bir film haline getirecek ve tüm dünya onun ve onun muhteşem fotoğraf karelerinin farkındalığına erişecek. Bu durum bana halen inanılmaz geliyor. Bilgisayarlarda yazılan hiçbir şey, silinse dahi asla yok olmaz sonsuzlukta sonsuza kadar yaşamaya devam eder, bu da onun gibi bir durum; aslında yaşanırken fark edilmeyen birçok şeyin gelecekte su yüzüne çıkacağını hiç kimse bilemez, yapılan hiçbir güzellik sonsuza kadar asla saklı kalamaz.
Kadının çocuğa yaşattığı şiddet dışında her şeyi kabul ediyor ve tahayyül edebiliyorum. Zira kardeşinin vasiyetinden ve gazete küpürleri ile dokunulmaktan hoşlanmamasından çok ama çok net anlaşılıyor ki, inanılmaz büyük bir travma yaşamış, çok acı.
Ve tabii ki Searching For SugarMan'deki gibi son bulsun istiyor insan içten içe ancak kadının da dediği gibi eğer yaşasaydı kesinlikle izin vermezdi ve bence psikolojisi kötüleşirdi.
SPOILER BİTTİ.
Kesinlikle izleyin derim, şiddetle tavsiye. Ve tabii ki gönül şimdi de sergisine gitmeyi çok istiyor. Bakalım kısmet. Zira fotoğraftan anlamam ancak gerçekten çok orijinal kareler yakalamış, ben çok beğendim, çok etkilendim.
Bu arada belki günün birinde benim de blogum keşfedilir demeden edemedim izlerken ;) Who knows :))